27 Şub AK PARTİ GENEL MERKEZ 7. OLAĞAN GENÇLİK KOLLARI KONGRESİ

Sayın Genel Başkanım, Cumhurbaşkanım, önceki dönem gençlik kolları genel başkanlarımız… değerli genel başkan yardımcılarımız, bakanlarımız, milletvekillerimiz, delegelerimiz, belediye başkanlarımız ve her şeyden önemlisi, bu soğuk havada bu büyük salonu yürekleriyle ısıtan kardeşlerim…

Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm Dünya’daki en genç yol arkadaşları…

Bugün Cumhurbaşkanımızla 50. Gençlik buluşmamızı 7. Olağan Genel Merkez Gençlik Kolları Kongremiz vesilesiyle gerçekleştiriyoruz… Kongremize hoş geldiniz…

Sözlerime başlarken görevi başında kaybettiğimiz il başkanlarımız Doğukan İslamoğlu ve Hüseyin Murat Uysal kardeşlerimi rahmetle ve özlemle anıyorum.

Bu mı̇nvalde Fı̇lı̇stı̇nlı̇ şehı̇tlerı̇, şehı̇t olan bebeklerı̇, kadınları rahmetle anıyorum. Şehı̇t Yahya Sı̇nvar ve İsmaı̇l Hanı̇ye’nı̇n dirayetli mücadelesı̇nı̇n önünde AK Gençlı̇k olarak saygıyla eğı̇lı̇yorum. Ruhları şad olsun.

ARANIZDAN BİR RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÇIKAR. AYASOFYA’NIN ZİNCİRLERİNİ KIRAR ASLINA ÇEVİRİR

Evet değerli kardeşlerim! Hatırlatmak isterim; bugün buraya sadece bir kongre yapmak için kesinlikle toplanmadık.  Belki aranızdan birisi… bir Osman Gazi olur, nüvelerini oluşturur koca imparatorluğun. Fatih Sultan Mehmet olur, imkansız denileni başarır, karadan yürütür gemilerini. Erzurumlu Nene Hatun olur, daha yirmisinde Aziziye savunmasında bulunur, adını yazdırır tarihe. Adnan Menderes olur, Ezanı Muhammedî’yi aslına çevirir. Aranızdan bir Recep Tayyip Erdoğan çıkar. Ayasofya’nın zincirlerini kırar aslına çevirir. Ve değerli kardeşlerim açıkça ifade etmek isterim ki; bu kongre tarihe kayıt düşmek içindir.  Aklınızdan ve yüreğinizden asla çıkarmayın. Siz son 100 yılın en büyük Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın gençlik teşkilatısınız.

CUMHURBAŞKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN, GENÇLERİN YALNIZCA SEÇİMDEN SEÇİME HATIRLANDIĞI O ATIL DÜZENİ TARİHE GÖMDÜ 

İnsanın yüreği bir cümleye nasıl sığar bilmiyorum ama şunu söyleyebilirim; 17 yaşından itibaren aralıksız 14 sene boyunca gençlik kollarımıza hizmet ettiğim AK Gençlik hikayemin bugün son günü. Bu dava, benim hayatımın en büyük öğretmeni, en büyük yol arkadaşı oldu.  İşte bu yüzden bugün, gençlik kolları genel başkanı olarak yaptığım bu son konuşmada, içimde hüzün değil, büyük bir mutluluk var. 2021 yılında göreve geldiğimizde, Türkiye’de bir “z kuşağı” tartışması vardı. O dönemde birileri gençleri anlamaktan çok, onları sınıflara ayırmakla meşguldü. Gençler, politik olarak marjinalize ediliyordu. “Z Kuşağı” dediler, “siyasetten anlamaz” dediler, hatta daha da ileri gittiler. “Bunlar yalnızca kendi çıkarlarını düşünen başka bir nesil” dediler. Halbuki o gençler bizdik ve biz sadece gençtik. İdeallerimiz, hayallerimiz, söyleyecek sözlerimiz vardı. Bu ülke için yanan yüreğimiz, mücadele etmekten korkmayan bir irademiz vardı. En samimi duygularımla ifade etmem gerekir ki bizi yalnızca Cumhurbaşkanımız görüyor ve anlıyordu. Ve gençlerin gerçek potansiyeline seslendi. “2000’li yılların Türkiye’si sizin, aydınlık ve güzel Türkiye’niz olacak” dedi. İşte bu düşünce, gençlerin yıllardır duymayı beklediği bir hakikatin ilanıydı. Gençler, bu iradeyle siyasetin merkezine, en güçlü pozisyonlara taşındı. 2023 seçimleri gençlere yönelik algı siyasetinin sonu oldu. Tam 5 milyon genç, hayatlarında ilk kez sandık başına gitti. İlk oylarını kullanırken yalnızca siyasi bir tercih yapmadılar; aynı zamanda bu ülkenin kaderine yön verecek bir iradeyi de ortaya koydular.

28 Mayıs’ta sandıklardan çıkan sonuç, güçlü bir haykırıştı:

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gençlere güvendi, Türkiye’nin gençleri de 21. Yüzyılın sarsılmaz markası Recep Tayyip Erdoğan’a en güçlü desteği vererek Cumhurbaşkanı seçti işte bu yüzden, AK Parti’nin 2023 gençlik politikaları, bu ülkede yapılmış en büyük devrimlerden biridir. Bu devrimin baş lideri Sayın Cumhurbaşkanımızdır. Zira AK Parti’nin bu adımları, diğer partileri de gençlik politikaları konusunda bir şeyler yapmaya mecbur bıraktı. Biz de isterdik; siyasette gençlerin önüne konulan bariyerleri kaldırmak için Cumhurbaşkanımızın verdiği siyaset üstü mücadeleye omuz vermelerini. Onlar gençler için proje üretmek yerine, ceplerinden kart çıkarmayı tercih ettiler. Çok partili hayata geçtiğimizden bu yana her seçimde milletimizden kırmızı kart gören bir partinin, hala cebinde kartla gezmesi elbette üzücüydü. Ama biz bu mücadeleyi parti ayırmaksızın tüm gençler için verdik. Onlar ise ne yazık ki sanal kampanyalarından öteye gidemediler. Siyaset arenasını İzmir Körfezi’ni kirlettikleri gibi kirlettiler. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, gençlerin yalnızca seçimden seçime hatırlandığı o atıl düzeni tarihe gömdü.  

Sayın cumhurbaşkanım yüksek affınıza sığınarak bir konuda düşüncemi ifade etmek istiyorum.

Şimdi Gezi anmaları çapulcu seviciliği üzerinden yine bizi tehdit etmeye kalkıyorlar. Buradan sokaktan medet uman milli irade düşmanlarına tekrar, altını çizerek hatırlatıyoruz. Gezi vandallıktı! Gezi darbecilikti! Gezi yağmacılıktı! Gezi işgalcilikti! Gezi bu ülkenin itibarını batılı efendilerine peşkeş çeken eziklerin adeta kaos planıydı. Bugün yeni bir gezi olur mu hayalini kuranlara AK Gençlik olarak buradan sesleniyoruz. Bir daha bu ülkenin tek bir sokağını dahi işgale kalkarsanız karşınızda milli iradenin asli unsuru olan biz gençleri bulacaksınız. AK Gençlik olarak bunun lokomotifi olmaktan bir an bile tereddüt etmeyeceğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz. 

BU HİKÂYE, SEÇİM ÇALIŞMASINDAN DÖNERKEN KAYBETTİĞİMİZ BETÜL ÖNDEROĞLU KARDEŞİMİZİN HİKÂYESİ 

Sayın Cumhurbaşkanım, siz bize çok şey öğrettiniz. Suriye’de mazlumlara kol kanat gerip bize Ensar olmayı öğrettiniz. Seçimlerden hemen önce kimileri oy kaygısı ile mülteciler konusunda geri adım atmanızı beklerken, siz bir lider olarak herkese en büyük insanlık dersini verdiniz. Belki seçimi kaybetmek pahasına: mazlumun kimliğini sormayız diyerek bize merhametin her şeyden kıymetli olduğunu öğrettiniz. Sizin kararlılığınızla Suriye ve mazlumlar bağımsızlığına kavuştu. Libya’da bir deniz gibi dalgalandınız. Diplomasinin sert rüzgarları sizi sarsmadı. Avrupa’nın tehditleri sizi durdurmadı. “Türkiye burada” dediniz. Siz bize zorluklara boyun eğmediğimizde, haklı olanın sonunda mutlaka kazanacağını öğrettiniz. Karabağ’da on yıllarca süren sessizliğin ardından, yükselen ezanların, dalgalanan bayrakların, göğe yükselen duaların sesi oldunuz. Bize, adalet için savaşanların asla kaybetmeyeceğini öğrettiniz. Her seçimde, her mahallede, her sokakta sizin öğrettiğiniz bu kararlılıkla mücadele ettik.

Sayın Cumhurbaşkanım, bizim sizle hikayemiz parya muamelesi görüp itilip kakılan gençlerin yeniden ayağa kalkma hikayesi. Bu hikâye, beş cephede bağımsızlık mücadelesi veren bir milletin hakiki evlatlarının hikâyesi… Evet, önümüzde kat edilecek daha çok mesafe, söylenecek çok şarkı, anlatacak çok hikâye var. Ama biliyoruz ki, bu hikâyenin kahramanı sizsiniz. Bu hikâye, seçim çalışmasından dönerken kaybettiğimiz Betül Önderoğlu kardeşimizin hikâyesi. Biz koşu bittikten sonra da koşan atlarız. Biz her şeye, esirgeyen ve bağışlayan, çokça esirgeyen ve çokça bağışlayan, hep esirgeyen ve hep bağışlayan rabbin adıyla başlayan adamlarız… 

AK GENÇLİK HAKKINI HELAL ET

Bugün AK Gençlik daha güçlü bir şekilde yeniden Bismillah diyor. Şimdi bu görevi sevgili kardeşim Yusuf İbiş’e devrederken, içim çok rahat, yüreğim çok huzurlu. Çünkü biliyorum ki Yusuf kardeşim, bu bayrağı daha da yukarılara taşıyacak. AK Gençlerin sesi olacak, AK Gençlerin nefesi olacak. Sayın Cumhurbaşkanım, sizlerin huzurunda; eşim Büşra Nur’a, oğlum Akif Burak’a ve sizlerin “Ankara’ya taşınacaksın” talimatından sonra bizi yalnız bırakmayan canım annem Nur İnan ve kıymetli babam Emin İnan’a çok teşekkür ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanım ayrıca sizlerin huzurunda; tek bir gün dahi of demeden, yorulduk demeden büyük bir fedakarlıkla çalışan yol arkadaşlarıma, MYK’ma, MKYK’ma büyük bir takım oyunu ortaya koyduğumuz il gençlik kolları başkanlarıma çok teşekkür ediyorum. Sayın genel başkan yardımcılarımıza çok teşekkür ediyorum. Bizlere her zaman omuz veren sayın bakanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Muhabbeti ile gençlik kollarımızı her daim destekleyen kadın kolları başkanımız sayın Ayşe Keşir hanımefendiye, 4 sene boyunca bizlere en güçlü desteği veren saatlerce beraber çalıştığımız Teşkilat Başkanımız Sayın Erkan Kandemir beyefendiye ayrıca çok teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürüm bana her daim güvenen, hayatımdaki maddi manevi her şeyi borçlu olduğum yolumuza ışık tutan, gölgesinde siyaset yapmayı lâyık gören, kendisiyle geçirdiğimiz her dakikayı çocuklarımızın dağlara taşlara yazacağı liderimiz, genel başkanımız, Sayın Cumhurbaşkanımızadır.

Değerli kardeşlerim! Başkanınız olarak son sözlerimi ifade edip, sizlerle helalleşerek bitirmek istiyorum; Tarih bir kez daha önemli bir görevi omuzlarımıza yüklüyor. Şartlar hazır, coğrafyamız bir kez daha çağırıyor. Dünya’nın tüm mazlumları Recep Tayyip Erdoğan’ı çağırıyor. Biz 23 senede milli iradenin üstünde hiçbir güç tanımadık. Milli irade vuku bulduğu gün, milletimizin, kadınlarımızın ve gençlerimizin ayakta olduğu gün, 2028’de liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ı tekrar Cumhurbaşkanımız olarak seçmek bu kadroların asli görevidir. 

AK Gençlik hakkını helal et! 

AK Gençlik hakkını helal et!

AK Gençlik hakkını helal et!

 Bil ki bu mukaddes dava, 

 Bil ki bu mübarek dava,

 Bil ki bu kutlu lider sadece ve sadece sana emanet. Kalın sağlıcakla.